Kucukken, annemlerin arkadas toplantilarinda konustuklari klasik mevzulardan ben hic birzaman bahsetmeyecegim zannederdim. Oysa simdi kendimi tam ortasinda buluyorum o mevzularin, taa ortasinda..Sabahtan beri evin icinde hem is yapiyorum hem soyleniyorum.."Uyuman gereken yerde uyumazsin, uyanman gerekiyor ama kac saat gecti hala cok derin uyuyorsun", diyorum bebegime..Doktor randevum var, evden su anda cikmis olmam gerekiyor ama o hala uyudugu icin ben hala evdeyim. Basina gidip gelip ses yapiyorum, ustunu aciyorum, sesleniyorum, bana misin demiyor cocuk..Evet, annelerin surekli soyleye geldikleri laflari tekrarlar oldum kendime..Istediginiz kadar doyurun karnini, gezmeye gidince yine aciktim derler, en sevmedikleri seyleri baskalarinin yaninda sevmeye baslarlar vs..
Dunde studyo resmi cektirmeye gittik fotografciya..Her zaman fotogram makinasini gorur gormez olmadik pozlar veren kizimin dun kamerayi gorunce uyuyacagi tuttu..Kafasini bile kaldirmadi..
Haha, gordunuz, donup dolanip ayni mevzunun icine batiyorum..Cunku bende artik bir anne ev kadiniyim..
Sabaha kadar yagan yagmurun arkasindan mis gibi bir gunes acti disarda, balkonumda gunes isildiyor ciceklerin uzerinde..
Yine o kadin toplantilarindan alinti gibi olacak ama bahsetmeden gecmiyeyim..Begonyama hastalik dusmustu, dallarini budadim, yeni yapraklari cikti hemencecik ve temiz sagliklilar bu sefer..
No comments:
Post a Comment